Varlığı da yokluğu da ayrı dert cebimizdeki paranın, olmazsa olmazımız. Napolyon’un dediği gibi, para para para. Her gün kullandığımız paranın tarihini merak ettiniz mi?
Para, basımı devlet denetimin yapılan değiş tokuş ve ödeme aracı olarak kullanılan bir değer ölçü birimidir.
Paranın taşınabilir olması, bölünebilir olması, dayanıklı olması ve kabul görmesi özellikleri vardır. Para, devlet güvencesi altındadır.
İlk madeni para M.Ö. 7. yy’da Anadolu’da Lidyalılar tarafından kullanılmıştır.
İlk kağıt para 910 yılında Çin’de basıldı.
Günümüzde çok tartışılan ABD’nin yeşil dolarları 1861 yılında piyasaya sürüldü.
Osmanlılarda ilk para 1326’da Orhan Gazi döneminde gümüşten basıldı. İlk altın para basımı 1477^de Fatih Sultan Mehmet dönemine rastlar. Para kelimesi ilk kez IV. Murat döneminde kullanıldı. İlk kağıt para Tazminat döneminde, 1840’da basıldı.
Cumhuriyet döneminde ilk madeni para 1924 yılında 5 ve 10 kuruşluk ile 100 para olarak basıldı. Bir kuruş değerindeki ortası delikli madeni para 1947’de, 2,5 lira değerindeki madeni para 1960’da, 6 lira değerindeki para 1974’te basıldı. Bunu 10, 25, 50, 100, 500, 1000 liralık madeni paralar takip etti. Bu paraların tümü 1988’de tedavülden kalkmıştır. Ülkemizde kağıt para basımı Merkez Bankası’nın denetimindedir.
Günümüzde dünyada yürürlükte olan resmi para birimi 160’dan fazladır. Uluslararası geçerliliği olan para birimi Amerikan Doları ve Avrupa Birliği Para Birimi olan Euro’dur.
Uzun bir tarihsel süreci bulunan, cebimizde varlığı da, yokluğu da ayrı dert olan paranın Gaziantep’de müzesi var.
Gaziantep’de yaşayan 51 yaşındaki Esat Kaplan, 30 yıldan fazla zamanda topladığı değişik ülkelere ve dönemlere ait yaklaşık 3,5 ton ağırlığındaki madeni para koleksiyonuyla 11 önce , Devr_i Alem Para Müzesi’ni kurmuş. Para Müzesi’nin kurucusu Esat Kaplan’a göre, müzenin dünyada bir örneği daha yok, ama yerel yöneticiler kendisine destek olmuyor.
Hollanda’da uzun yıllar işçi olarak çalışan Esat Kaplan, 20 yıl önce memleketine kesin dönüş yapmış. Paralarını sergilediği müzede yaşayan Kaplan, burasının para cenneti olduğunu belirtiyor. Müzeye 1 milyon lira teklif ettiklerini ama kabul etmediğini de ifade ediyor.
Dünyanın her yerinden kendisine para geldiğini söyleyen Kaplan, paranın turşusunu da kurmuş.
Devr_i Alem Para Müzesi kurucusu Esat Kaplan, Gaziantep’e gelen herkesi müzeye beklediğini söylüyor.
Yolunuz Gaziantep’e düşerse Devr_i Alem Para Müzesi’ni görün, pişman olmazsınız.