MEHMET VERGİLİ İLE AYÇEP VE ÜZERİNE SÖYLEŞİ
Veli Yalçın

Veli Yalçın

GEZİCİ

MEHMET VERGİLİ İLE AYÇEP VE ÜZERİNE SÖYLEŞİ

28 Ocak 2019 - 15:04

AYDIN ÇEVRE VE KÜLTÜR PLATFORMU (AYÇEP) BAŞKANI
nsanların içende yaşadıkları yere çevre denir. Denizler, dağlar, ovalar, göller, ırmaklar ve benzeri her şey içinde yaşadığımız çevreyi oluşturur. Nüfusun artması, köyden kente göç ve sanayileşme ile birlikte çevre sorunları ortaya çıktı. Soluduğumuz hava, kullandığımız su ve üzerinde yaşadığımız toprak kirlenmeye başladı.
1972’de İsveç’in başkenti Stockholm’de Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı toplandı. Toplantıda çevre sorunlarına ele alındı. Birleşmiş Milletler üye ülkelerin çevreye duyarlı olması için 5 Haziran günü Dünya Çevre Günü olarak ilan etti. Ülkemizde de 5-11 Haziran tarihleri arasında Çevre Koruma Haftası olarak kutlanıyor.

Anayasa’nın 56. Maddesine göre, “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.” Bütün bu çabalara rağmen gerek ülkemizde gerek dünyada çevre sorunları her geçen gün artarak devam ediyor.
Çevre hakkı da çevrenin korunması da diğer insan haklarının korunması gibi bir demokrasi sorunudur. Dün neler olduğunu bilmeden bugün ve yarın neler olacağını bilemeyiz.
Aydın’da çevre kirliliğine karşı mücadele etmek için kurulan, her geçen gün mücadelesi yükselten ve çevreyi kirletenlerin korkulu rüyası haline gelen Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP)’nun başkanı Mehmet Vergili ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Görüşmemiz Ayçep ve çevre sorunları üzerineydi.
Ayçep ve çevre mücadelesi üzerine merak ettiğimiz soruları sorduk. Aşağıda AYÇEP Başkanı Mehmet Vergili ile söyleşimizi okuyacaksınız. Çevre mücadelesi savaşçıları adına bize zaman ayırdıkları için kendisine teşekkür ediyorum.

 
Bize kendinizden bahseder misiniz, Mehmet Vergili kimdir?
Ben Mehmet Vergili, Afyon Sandıklı doğumluyum. 30 yıldır Aydın’da ikamet ediyorum. 2014 yılından beri Efeler Belediye Meclis Üyesi olarak görev yapıyorum. Ayrıca Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP)’in kurucu başkanıyım ve halen yönetim kurulu başkanlığını yürütüyorum.

 
Kurucusu olduğunuz ve başkanlığını yaptığınız AYÇEP, Aydın Çevre ve Kültür Derneği'nin kuruluş amaçlarını anlatır mısınız?
İçine yaşadığımız ilimizi, Aydın’ı Ünlü tarihçi Heredot “Gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü” diye tanımlarken, ünlü seyyah Evliya Çelebi’ye göre, “Dağlarından yağ, ovalarından bal akar” diye tanımlamışlardır. Aydın toprak, iklim ve tarım açısından oldukça verimli bir ilimizdir.
 
Sanayileşme, kentleşme ve insanların yaşam kalitesini artırmak için yapılan çeşitli faaliyetler hava, su ve toprak kirliliğine neden olmakta ve doğal yaşama zarar vermektedir.
Kuruluş amacımız bu bereketli toprakları yani Aydın’ın coğrafyasını, havasını, toprağını, yaşam alanlarını ve tarihini korumaktır. Vahşi madenciliğe, çarpık sanayileşmeye ve bilinçsiz yapılan tarımsal faaliyetlere karşı çıkmaktır.

 
AYÇEP olarak biz, anti-kapitalist bir derneğiz.


“Aydın Çevre ve Kültür ( AYÇEP) Dermeği Tüzügü’nde Madde 1- Derneğin adı : Aydın Çevre ve Kültür (AYÇEP) Derneği’dir. Derneğin merkezi Aydın Efeler İlçesidir. Efeler İlçesine şubesi açılmayacaktır.”
DERNEĞİN AMACI VE BU AMACI GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN DERNEKÇE SÜRDÜRÜLECEK ÇALIŞMA KONULARI VE BİÇİMLERİ İLE FAALİYET ALANI
Madde 2 – Dernek” Anayasının 56.maddesinde tanımlanan, sağlıklı çevrede yaşama hakkının, doğal ve kültürel değerlerinin korunmasının sadece mevcut hukuksal düzenlemelerle sağlanamayacağı “ düşüncesiyle , bilimsel bilgiler ışığında kamuoyunun bilgilendirilmesi, koruma bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, her türlü çevresel kirlenme, doğal ve kültürel değerin bozulmasına yönelik faaliyetler konusunda kamuoyunun bilgilendirilmesi ve uyarılması, bu kirletici ve bozan faaliyetlerin önüne geçmek için, her türlü hukuksal yola başvurmak ,demokratik baskı grubu işlevi görmek, bu konuda yapılan yasal düzenlemelerin ve yönetim faaliyetlerinin ulusal ve uluslararası hukukun tanıdığı yollarla takipçisi olmak, her türlü çalışmayı yapmak” ve bu amaçla çalışan Aydın çevre ve Kültür derneklerinin çalışmalarında her türlü mali, hukuki ve fiili katkılarda bulunmak amacıyla kurulmuştur.”
Derneğinizin üye profili nedir? Yaş, eğitim ve gelir durumu açısından.
Derneğimizin üye profili daha çok çevre mağdurları ve halktır. Her meslekten insanların içine olduğu bir derneğiz. Üyelerimiz arasında işçi, köylü, esnaf, doktor, avukat, emekli ve çevreye duyarlı olan herkes var.
 
Üyelerimizin yaş ortalaması 40 yaş civarında olup eğitim düzeyi lise ve üniversite mezunlarından oluşmaktadır.


Derneğinizin gelir durumu nedir? Harcamalarınızın kaynağı nedir?
Derneğimizin gelir durumu üyelerden alınan bağış ve aidatlardan oluşmaktadır. Yönetim kurulunda çalışan fedakar insanlardır. Ayrıca gönüllü insanların ekonomik güçleri oranında desteklerinden meydana gelmektedir.


Derneğinizin kuruluşundan bugüne kadar yaptığınız çalışmalar ve katıldığınız eylemler nelerdir?
Derneğimiz, Ayçep kuruluşundan bu yana 250’ye yakın faaliyette bulunmuştur.

Aydın kamuoyunun da nasıl tanınıyorsunuz?
Yaptığımız çalışmalar sonucunda Aydın’da, Eğe Bölgesi’nde ve Türkiye çevre hareketinde tanınan bir derneğiz.
 
İmamköy, Yılmazköy, Kızıldere, Pınardere köylerinde toplantılar yaptık. Çed toplantılarının katılımcısı olduk. Magnesia Antik Kenti’ne kuyu kazılmasını engelledik. Sorumlularına suç duyurusunda bulunduk. Pınardere Köyü’ndeki arı ölümlerini kamuoyunun gündemine taşıdık. 15 Ağustos 2016 tarihinde 8 ilçede açılacak jeotermal ihalelerinin iptali ilgili kampanyalar yaptık. 2015’de Germencik, 2017’de İncirliova ve 2019’da Manisa Salihli’deki mitinglere katıldık. Kuşadası Ayçep temsilciliği açtık. Kuşadası Ağaçlı Köyü’nde santral yapılması için 12 kuyu açılma çalışmalarını dava açtık ve daha lehimize sonuçlandı. Ayrıca Efeler Söke, Çine, Karacasu ve Bozdoğan’da çeşitli çalışmalar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Kısaca bütün ilçelerde ve köylerimizde varız ve bundan sonrada var olmaya devam edeceğiz.
 
İki defa çevre kurultayı yaptık. Dernek olarak Türkiye’de oluşturulan Ekoloji Birliği’nin üyesiyiz. Ayrıca 10 Şubatta Ekoloji Birliği’nin Eğe Bölgesi toplantısına, Aydın Şükran Güngör Tiyatro Salonu’nda  ev sahipliği yapacağız.

Kısacası bu topraklar bir avuç sermayedarın değil, halkındır diyoruz, demeye de devam edeceğiz. Dün olduğu gibi bugünde mücadeleye devam edeceğiz.
 
Çevre derneği olarak başarı veya başarısızlıklarınız nedir?
Aydın halkı bizi çevre konusunda kurtarıcı gibi görüyor. Samimi bir dernek olduğumuzu yanlarında olduğumuzu görüyor ve biliyor. Bizde mücadele eden halkın gücüne dayanıyoruz.
Halkla beraber çevre tahribatına karşı çıkıyoruz. Biz kurtarıcı değiliz. Halk bilinçlenirse, kendi gücüne inanırsa kendinin kurtarıcısı olur. Biz karanlığı aydınlığa dönüştürmeye çalışıyoruz. Şairimizi dediği gibi, “Biz savaşçı değil, gül yetiştiricisiyiz”
 
Dernek çalışmaları sırasında karşılaştığınız zorluklar nelerdir?
Halkı bilgilendirme konusunda sıkıntılarımız var. İlgili kurumlarda gereklşi bilgileri alamıyoruz.
Ayrıca ekonomik olarak yeterli derecede bağış alamıyoruz. Duyarlı insanların katkılarını bekliyoruz.

Aydın genelinde belediyeler ve siyasi partilerle ile ilişkiniz nasıldır?
Bütün siyasi partiler ve belediyelerle iletişimiz vardır.


Ülkemizde ve Aydın'da çevre hareketine bakış açınız nedir? Yerel ve ulusal düzeyde güçlü bir çevre hareketi için neler yapılmalıdır?
Yerle ve ulusal düzeyde Ayçep olarak çevre oluşumlarına destek verdik, vermeye de devam ediyoruz. Ayçep olarak Egeçep’in bileşeniyiz ve birlikte mücadele ediyoruz. Türkiye çapında 80’e yakın çevre derneğinin içinde yer aldığı Ekoloji Birliği’ni oluşturduk ve 10 kişilik yönetim kurulundayız.


Özelde derneğinize genelde çevre derneklerine destek olmak isteyenler ne yapmalıdır?
Çevre hareketine duyarlı olan herkesin olanakları ve gücü oranında destek vermesini bekliyoruz. Derneğimizin internet sitesinden bize ulaşabilirler. Herkesin desteğine, büyük küçük demeden ihtiyacımız var.


Çevre bilincinin artırılması için neler yapılmalıdır?
Çevre için duyarlı olmalıyız. Çevreyi anlamalıyız. Onun bir parçası olduğumuzu ve onsuz yaşamayacağımızı bilmeliyiz. Temiz hava, su ve toprağın herkesin hakkı olduğunu anlatmalıyız.
 
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı dır ?
Sağlıklı bir çevre hakkı aynı zamanda bir emek hakkı olduğunu unutmamız gerekiyor. Çevre kirliliği siyasi görüş ayrımı yapmadan herkesi etkiliyor, bu nedenle insanım diyen herkesin duyarlı olması gerekiyor.
Her zaman söylediğimiz şeyi tekrar etmek istiyorum. Hava, su, toprak ortak yaşam hakkımızdır.
Daha güzel bir Aydın ve Türkiye için hep beraber olalım diyorum.
Aydın Çevre ve Kültür Platformu’muza, AYÇEP’e desteğe çağırıyoruz. Gelin birlikte, çevre haklarımız için mücadele edelim.
Sorularımıza verdiğiniz yanıtlar için teşekkür ede