ONKOLOJİ VE İNSANLIK
Mavi Ay

Mavi Ay

ONKOLOJİ VE İNSANLIK

08 Ocak 2019 - 09:41

Uzun zamandır onkoloji hastalarına dair yazmak,yaşanılanlara duyduğum isyanımı haykırmak istiyordum.Lafta herkes hepimiz güya kansere duyarlıyız.Lakin iş icraate gelince çoğumuz toplum olarak aslında öyle değiliz. Kendi yaşadıklarıma ve tanık olduklarıma dayanarak söyleyebirim ki onkoloji hastaları toplum tarafından dışlanmış, ötekileştirilmiş durumda.Bilinçli olarak onları itmiyoruz belki. Ama bu zor ve ağır, ızdıraplı süreçten dolayı çoğu evlerine kapanmış, toplumun yürütttüğü sıradan günlük rutin ilişkilerden kopuk hayata tutunmaya çalışıyorlar Onkoloji hastaları çevrelerinde,arkadaş,komşu ve akraba ilişkileri içinde ne zorluklar yaşıyor, sadece hastalığa karşı değil nasırlaşmış vicdanlara karşı da ne mücadeleler veriyor çoğumuz bunun farkında mıyız acaba.''Tok açın halinden ne anlar'' diye bir atasözümüz var. İşte sağlıklı, hastalanmamış bireylerin, kanser teşhisi konulmuş, ölümün kıyısına kadar gelmiş, sevdiklerini arkasında bırakıp gideceğini hisseden onkoloji hastalarının duygu dünyasını asla ve asla anlayamadıklarını tam da bu söz ifade ediyor. Birşeyi teorik olarak bilmekle onu yaşamak, hissetmek bambaşka şeyler. İşte o nedenle bizler toplum olarak, çoğumuz kanserli hastaların yaşadıkları pencereden bakamıyoruz. Bakmayı bırakın bir de bu durumu fırsata çevirmeye çalışıyoruz.Onlar hayatta kalma mücadelesi verirken, yarın tamamlamayı düşündükleri onca şeyin birden öylece kalacağını bilirken,bazılarımız aslında öyle acımasız ve fırsatçı oluyoruz ki..Biz toplum olarak ne ara bu kadar anlayışsız olduk..Ne ara hastaları bu kadar aciz, zayıf varlıklar olarak görmeye, onların da sağlıklı vatandaşlarımız kadar hakları olduğunu ne ara unutmaya başladık. Yardım etmek,destek olmak, moral vermek, anlayışla yaklaşmak yerine kavgalara, yargılamalara, ayıplamalara, yerli yersiz kusur bulmalara ne ara başlar olduk..Yaşanmış çeşitli örnekleri ilerleyen tarihlerde somut olarak aktaracağım öyle şeyler gördük ki..Toplum olarak egolarımız, hırslarımız ne ara bu kadar tavan yaptı.Düşünmekten aciz o beyinlerimiz ne ara bu kadar sığlaşıp alıklaştı.Yapmayın!Onkoloji hastalarının ihtiyacı olan o moral ve motivasyonu, hal ve hareketlerinizle, yaptıklarınızla, dediklerinizle, tavırlarınızla baltalamayın. Gazete sayfalarından ve tv ekranlarından acıklı dramatik hikayelerle vicdanlarımızı rahatlatarak ya da sosyal medya hesaplarımızdan, kanserli hastalar için şunu da paylaşın ibarelerine  o günlük yer vererek, kansere karşı duyarlı olmuş olmuyoruz.Onkoloji hastalarının ihtiyaçlar dolusu dünyalarında bunlar sadece mini minnacık birer damla oysa. Bilinen ve genel bir yargı olarak kabul gören o ağır, ölümcül, bitap biçimdeki kanser hastalarının tam tersi mücadeleci, savaşçı, dimdik duran, hayata her alanda katılmaya çalışan onkoloji hastalarıyla karşılaştığınızda o anlayamamış kafalarınızla lütfen köstek ve engel olmayın. Varsıllığın ve ihtişamın revaçta olduğu günümüz ilişkilerinde onkoloji hastalarına ''hoop dur bakalım sen de kim oluyorsun, sen hastasın yerini bil, sesini çıkarma, görüş bildirme, ortaya çıkma'' duygusu yaşatmayın. Ölümün kıyısındaki insanlara küstahça saldırgan tavırlar göstermeyin. Sırf sizin istediklerinizi söylemiyor, sırf sizin beklediğiniz şeyleri yapmıyor diye bu insanları bu kadar yargılamayın.Mesela size birşey söylemek için LÜTFEN TELEFONUNUZU AÇIN diye mesaj atıyorsa bir zahmet lütfedip açın. ya da maruz kaldığı yanlış birşeyi anlatıyorsa ''vayy efendimm senin bakış açın yanlış, bakış açını değiştir'' gibi anlayışsız, kupkuru laflar etmeyin. Sırf menfaat ilişkilerinizden dolayı, yanlışı haklı çıkarayım diye bu kadar abes savunulara girmeyin. 

 ACIBADEM  ÜNİVERSİTESİ onkologlarından Prof. Dr.Okan Kuzhan  kanser hastalarıyla ilgili bir seminerinde ''kanserli hastaların ölüm haberlerinin, savaşı kaybetti şeklinde belirtilmesinin yanlış olduğunu '' dile getirmiştir. Aydın ve ilçelerindeki yerel basınımızdaki haberlerde de bu dili görüyoruz.Arada kanserle ilgili haberler yapmanız, medyatik haberler bulup çıkarmanız bu konuda duyarlı olduğunuz anlamına gelmez.Bu konuyla ilgili mesaj atıp ricada bulunduklarımız dönüp cevap bile vermiyorlar. Haber merkezlerinde kanser haberlerini yapan muhabirlerimiz kanserli hastaların altüst olmuş psikolojilerine nasıl yaklaşılacağını biliyor mu acaba? ya da birkaç haberin altına benzer şeyleri yazdığımızda ''vayyy efendimm sen bizi nasıl eleştirirsin'' diye ilk gördüğünüz yerde bağırıp çağırmayın. Sevgili beyzadem sana mı soracağız nasıl eleştireceğimizi.Öyle olmasını istiyorsanız işte asıl sizin bakış açınız yanlış.Bir dönem benim de onkologluğumu yapan bu profesörümüz diyor ki..''Diyabet ya da yüksek tansiyondan dolayı da insanlar ölebilir.Fakat o zaman savaşı kaybetti demiyoruz. Kanserli hastalar ölünce sanki yenilmiş gibi bir kavram kullanılıyor.'' Bu tespite ve görüşe katılıyor ve kamuoyunda da bu bakış açısının yaygınlaşması gerektiğini düşünüyorum.Yaşamını sürdüren, hayata tutunmaya çalışan,tedavisi süren kanser hastaları bu ölüm haberlerini okuduğunda nasıl etkileniyor acaba düşünüyor muyuz hiç?Okuyorum inceleyip bakıyorum.Ne yazık ki bu tür haberleri yazanlar işin medyatik boyutuyla öyle dramatik acıklı anlatıyorlar ki.Oysa bu insanlar acınan,korkulan, zavallı bireyler olarak görülmek istiyor mu acaba? Evet direk böyle yazılmıyor ama satır aralarında ya da günlük konuşmalarda hep bu mesajlar var. Sizin havayı koklamanız, nefes alıp yemek yemeniz kadar normal aslında onların yaşadıkları da.İnsanoğlu her zorluğa alışıyor. Dayanamam, kaldıramam dediği her sürecin üstesinden gelebiliyor.O nedenle kanser teşhisi konulmuş birini kaybettiğimizde ya da bu konuda konuşulurken tıpta varolan diğer hastalıklar gibi yaklaşmalı, abartılı bir dramatiklik kullanmamalıyız.

Kanseri toplum olarak bilmiyoruz tanımıyoruz. Sanıyoruz ki her kanser türü aynı. Kanser tedavisi görüp 20 yıldır yaşayan, çoluk çocuğa karışmış, kanseri 3-4 kere atlatmış nice hastalarımız var. İşte bu bilinçle kanseri ele almalıyız. Yerel medyamızda da çıkan kanserli hastaların haberleri  bu bilinçle ele alınmalı bence. Savaşı, mücadelesi süren onkoloji hastalarına moral olmalıyız. Yorumlara bunu yazdığım yerel medya mensubu arkadaşlarımız bunun nesine sinirleniyor hala anlayabilmiş değilim.Şöyle bir sözü hatırlatmak istiyorum.Unutmayınız bu hayatta hiçbirimiz yaşattıklarımızı yaşamadan ölmeyeceğiz.Şu anki üstünlük sağlayan ve sağlıklı bir insan olmaktan kaynaklı herşeyi rahatça yaşıyor olabilmenin getirdiği ayrıcalıklı pozisyonlarımıza çok güveniyor olabiliriz ama  ne oldum değil ne olacağım diyebiliyor muyuz..ve son sözüm kanser tedavi edilebilinir bir hastalıktır.Asıl önemli olan ise kanserleşmiş, iflah olmaz kişilikleri nasıl düzelteceğiz bence biraz bunu düşünelim.