SİYASETTE İTTİFAKLAR

     Siyaset artık günümüzün vazgeçilmezi olmuştur. İstemesekte yemek gibi hava gibi su gibi temel toplumsal bir ihtiyaç ve olgu haline gelmiş, getirilmiştir.  Bu da toplumsal norm olan  demokrasinin gereğidir..   Halkın kendini temsilen yönetmenidir.. 
     Fakat başka bir sosyal insani bir tezat da var bu arada, insanlar farklı düşüncelere sahipse kimin dediği olacak, kim yönetecek, nasıl yönetecek? 
     Demokrasi gereği , parti denilen siyasi bir organı kavram olarak işin merkezine yerleştirilmiştir.. İnsanların partiler odağında kümeleşmesinden doğacak çoğunluk gücünün nicelik olarak egemen olması adaletli çözüm olarak kitlelere sunulmuş durumda.
     Tabii insan faktörünün girdiği her yerde olduğu gibi burada da insana dayalı zaaflar, hırslar, egolar, hainlikler, pazarlıklar, çıkar ilişkileri hemen ortaya çıkmış. Partiler yasasıyla düzen sağlanmak istense de zaman zaman arkadan dolanma,  takiyye, dış güçlerden özel destek alma, kulis faaliyetleri, kirli ittifaklar, masayı devirme taktikleriyle demokrasi veya masum tabirle halkın iradesi hiçe sayılıp, delik deşik edilmiştir.
     Şimdi biz burada Ülkemiz gündeminde çok yoğun olduğu için, yukarda saydıklarımızdan  ittifakları ele almaya çalışacağız. Malum olduğu üzere güncel siyasette partiler başkanlık sistemi veya yerel seçimler için iki ayrı ittifak oluşumlarını kurmuş ve bu doğrultuda siyaset ve seçim çalışmaları yapmış, ve yapmaya da devam etmeye karar vermişlerdir.
     Tutarlı güçlü siyaset izleyemeyen, gerçekçi faydalı projeler üretemeyen ve uzun yıllardırda iktidar yüzü görmeyen başarısız muhalefet seçimde başarı elde etmek için büyük bir hırsla programına ters, ideolojisine ters, çok aykırı partilerle ittifak yapmıştır. İktidarın teşkilatlarının rehaveti,  genç neslin yaldızlı parlak vaatlerle nisbeten kandırılmasıyla bu ittifak kısmen başarı göstermiş birkaç büyükşehir belediyesini kazanmıştır. Fakat bu kirli ittifak yeni başkanlık seçimlerinde işin farklı boyutları nedeniyle birbirlerine güvenini yitirmiş ve dalgalanmaya başlamıştır. Çok küçük oy oranı olanlar bile yüzde bir iki katkılarını çok büyük göstermeye ve matematiksel kilit parti olma hevesleriyle boylarından büyük talepler ve hırslarla dayatma içine girmiş bulunmaktadır.Hatta son günlerde 2023 seçimlerinde iktidarnolacaklarına kesin gözüyle bakmaktadırlar..
     Aslında seçmen açısından bakıldığında inandığı değerlere sahip zannederek oy verdiği partinin gidim tam tersi, haince işlerin odağı partilerle ittifak yapması çok çirkin ve kabul edilemez bir durumdur. İktidar olmak için her yolu ne olursa olsun diyerek mübah gören ana muhalefet partisi de önünü görmeden bir tuzağa çekilmekte ve kullanılmaktadır aslında. Çünkü her ittifakın neticesinde ödenecek bedel, paylaşılacak pasta vardır. Sıra o pastaya geldiğinde ne olacağını net olarak kimse kestirememektedir. İktidar hevesi sarhoşluğunda verilen vaatleri toplumda nasıl yankı bulacağı aslında bellidir fakat sahte hayallerle avutulup manipüle edilen seçmenin uyandığında iş işten geçmiş olacağı da ayrı bir sosyal trajedidir.
     Bu gidişle gün gelecek toplumlar partileri, seçim sistemlerini sorgulamaya başlayacaktır.