Kuşadası'nda yaz sezonunun etkisi ile patlak veren kentsel sorunlar, sonunda ülke gündemine de damgasını vurdu.
A Haber'de yer alan Kuşadası haberleri istenmeyen görüntüler verdi.
Bu görüntüleri sizce kimler verdi?
Mikrofona konuşanlar mı, Kuşadası'nın düşmanları mı, yoksa görevlerini yapmaktan imtina eden, eksik bırakan yöneticiler mi?
İşte bu soru askıda kaldı.
Ne yazık ki, kentsel sorunları görmek istemeyen, ya da sadece siyaset konusu yapmak isteyen bir kesim var.
Oysa bazı konular var ki, siyaset üstü tutulmalı.
Kentsel sorunlara siyaset üstü bir gözle bakılmadıkça, sorunların çözülmesi de imkansızlaşıyor.
Öncelikle şunu ifade edelim ki, Kuşadası'na bir günlüğüne dahi gelen bir tatilci, kentsel sorunların tamamına yakınına tanıklık etmekte.
Özellikle de altyapı sorunları saklanacak noktadan oldukça uzaklaştı.
Şehrin her yerinden tanımlanabilecek büyüklükte altyapı sorunları yaşanmakta.
Konuyu en çok dillendiren yerel basın mensubu olarak, çözüm de beklemek gibi bir hakkımın olduğunu düşünüyorum.
Ancak, Kuşadası'nda yaşayan halk tepki vermedikçe, altyapı sorunlarının çözümlenemeyeceğini düşünüyorum.
Başka bir kentte olsa büyük tepkilerin verileceği sorunlar, ne yazık ki Kuşadası'nda siyasi nedenlerle örtülmektedir.
5 GÜNLÜK FESTİVAL
Kuşadası 5 günlük Gençlik Festivali dolayısıyla, daha da yoğun günler yaşayacak.
Yaklaşık 150 bin genç Kuşadası gerçeği ile yüzleşecek.
Sevgi Plajını dolduracak olan gençler, umarız keyifli zamanlar geçirir.
Geçtiğimiz yıllarda Gençlik Festivali'nin ilk günü ücretsizdi.
Bu yıl ilk gün de dahil olmak üzere, 66 TL ücret alınıyor. Kombine biletler ise 220 TL
Geçtiğimiz yıllarda biz basın mensupları festivale davetli olurduk.
Bu yıl maalesef ki davet edilmedik.
Anlaşılıyor ki, tamamen ticari kaygılar ile yapılan bir "iş" haline dönüşen Gençlik Festivali'ni el gibi uzaktan izleyeceğiz.
Oysa bu kentin yerel basını olarak, her dönem saygı ve sevgi görmenin mutluluğu ile yaşamak vardı.
Siyasi kaygıların liyakatın önüne geçtiğini görmek üzücü. Ötekileştirilmek gerçekten kötü.
HALK FESTİVALLERİ
Nerede o eski festivaller. Halkın kendisini içinde bulduğu.
Meta gibi görülmediği, soyulup, sovana çevirilmediği festivaller.. Adeta masal oldu.